Pandeminin Yıkıcı Etkilerinin Üstesinden Çalışanları ile Birlikte Yükselen Şirketler mi Gelecek?

14 Ekim 2022

İşe alım yapmanın bu kadar zor olduğu başka bir dönem yaşanmış mıydı? Ekonomiler büyürken, şirketlerin yatırım ve yeni proje yapma iştahı bu kadar kabarıkken, teknoloji durdurulamaz bir hızla ilerlerken tek sorunun kaynak bulmak olabileceğini kimse öngörebildi mi?

İş ilanlarına yapılan binlerce başvuru arasından şirketler uygun adayı seçmekte zorlanırken, şimdi başvuru olması için denenmeyen yaratıcı yöntem kalmıyor, ona rağmen yeni jenerasyon artık kendi fiziki ve akıl sağlığını, kariyer gelişimini ve kendisine verilecek değeri hissettirmeyen en iyi teklifi görmeden hareket etmiyor. Ciddi bir yetenek savaşı var ancak kazananı da yok gibi görünüyor.

Peki ya içerideki yetenekler? Bu derece bir yetenek rekabeti ortamında onları elde tutabilmek, sizi tanıyan, şirketinizi bilen değerlere sahip çıkabilmek, onları memnun etmek de bir o kadar zor değil mi? Dışarıdan alacağınız bir kaynağa göre zaten yetişmiş, şirketinizin kültürüne uyum sağlamış, müşterilerinizi, işinizi bilen, tanıyan kadronuz aslında rekabetteki en önemli gücünüz değil mi?

İçerideki yetenekleri elde tutmak için tüm firmalar özellikle 2021’in ikinci yarısından itibaren kolları sıvadı, enflasyonist ortamda maaş artışları, düzenlemeleri yapanlar, bunları tüm mecralardan duyuranlar, tatil beldelerinden çalışma imkanları sunanlar, psikolojik destek paketleri , hediye kutuları, online platformlardan çeşit çeşit eğitimler derken kimisi zaruri kimisi ise içi boş çok sayıda aksiyon alındı. Yine de ayrılmaların önüne geçilemedi. Maaş aynı, sosyal haklar aynı olmasına rağmen iş değişikliği yapanların, işin anlam ifade etmediğini, kendisini geliştiremediğini geri bildirim olarak verenlerin sayısı azalmadı.

2022 Ranstad IK Trendleri ve Ücret Raporu’na göre 2022’de IK departmanı için en büyük zorluklar maaş ve yan haklardaki beklentileri yönetmek, en başarılı çalışanları elde tutmak & lider yetiştirmek, çalışan bağlılığı sağlamak ve yüksek çalışan devir hızını yönetmek olarak görünüyor.

Bu da gösteriyor ki, çalışanlarının kendi potansiyelini keşfetmelerine alan açmak, kendilerinin dahi farkında olmadıkları yetkinlikleri ortaya çıkarmak ve bu yetkinlikleri en iyi şekilde kullanabilecekleri kariyer olanaklarını sağlamak, konfor alanlarından çıkmaları ve yeni dünya düzenine, değişimine ayak uydurabilmeleri için yanlarında olmak, destek vermek ve koçluk sağlamak şirketlerin hem mevcut yeteneklerini ellerinde tutmalarına hem de çalışanları ile birlikte gelişmelerine ve büyümelerine imkan sağlıyor.

Çalışanlardan, atandıkları iş pozisyonları ve sorumluluklarını hakkıyla yerine getirmeleri için sadece o alanda sahip oldukları yetenek ve becerileri kullanarak yüksek performans sergilemelerini beklemek bu dönemde artık geçerli değil. Yaptığı işte anlam bulabilmesi, beceri ve yetenekli olduğu tüm alanları keşfetmesine olanak sağlanması, yüksek performans göstereceği kariyer yolunu kendinin belirlemesi için desteklenmesi öne çıkan en doğal motivasyon faktörleri olmaktadır.

Artık müşteri ve çalışan beklentilerine cevap verebilen bir modern şirket kültürü oluşturabilen, çalışanların yeni dönem liderlik beklentilerine bütünsel bir yaklaşımla cevap verebilen, çalışanların yüksek performans gösterme motivasyonları için onları güçlendiren ve pandemi sonrası iş hayatı dönemine geçiş yaparken, artan rekabet ve zorlaşan çalışma koşullarında liderlerini tüm şirkete yaygınlaştırılmış bir koçluk kültürü ile güçlendiren, yeteneklerini yetkinlik akademileri ile destekleyen şirketler çalışanları ile birlikte yükseleceklerdir.